Celâleyn Tefsiri, Celâleddin el-Mahallî tarafından kaleme alınıp, vefat etmesiyle yarım bırakılan ve meşhur talebesi Celâleddin es-Süyûtî tarafından tamamlamış olan Kur’ân-ı Kerîm tefsiridir. Muhtasar bir şekilde yazılmış olan bu eser, tefsirlerin özü manasında “Lübbü’t-Tefâsîr” diye anılmakta olup, günümüze değin çok okunan tefsirlerden biri olarak özelliğini korumaktadır.
et-Tibyân fî ‘Ulûmi’l-Kur’ân, Muhammed Ali es-Sâbûnî Hoca Efendi’nin dini terviç adına özelde ilim erbabının genelde ise tüm Müslümanların Kur’ân-ı Kerîm’i kolayca ve güzelce anlamaları için kaleme aldığı güzide eseridir. Sâbûnî Hoca Efendi’ye göre Ulûmü’l-Kur’ân’dan kasd olunan; nüzûl, cem‘, tertip, tedvin, esbâb-ı nüzûl, mekkî-medenî, nâsih-mensûh, muhkem-müteşâbih ve bunun gibi pek çok araştırmaları kapsayan, bu yüce kitapla alakalı konulardır.
Safvetü’t Tefasir, yaşadığımız asırda tefsir alanında yazılmış en kıymetli eserlerden biridir. Muhammed Ali es-Sabuni (Rahimehüllâh) tarafından büyük müfessirlerin güzide tefsirlerinden süzülerek kaleme alınmış muhteşem bir tefsir çalışmasıdır. ‘Tefsirlerin Özü’ manasına gelen (Safvetü’t Tefasir), güzel isminden de anlaşılacağı üzere Muhammed Ali es-Sabuni (Rahimehüllâh)’ın Taberî başta olmak üzere Vâhidî’nin Esbâb-ı Nüzûl’ü, Keşşâf, Râzî, Kurtubî, Beyzâvî, İbn Kesîr, el-Bahru’l-Muhît, et-Teshîl, Celâleyn, Ebüsuûd, Âlusî ve Kâsimî gibi değerli tefsirlerden istifade ederek kolay anlaşılabilecek bir tarzda ve tatlı akıcı bir üslupla işleyerek hazırlamış olduğu bir tefsirdir. Bu özellikleri sebebiyle (Safvetü’t Tefasir) gerek Arap dünyasında gerek ülkemizde çokça rağbet görmüş ve yanı sıra bazı ilahiyat fakültelerinde tefsir dersleri bu güzide eserden okutulmuş ve okutulmaktadır. Eserde bir âyet-i kerîme zikredildikten sonra sırasıyla;
Ebu’l-Fidâ İbn Kesîr tarafından kaleme alınan ve rivayet tefsilerinin en meşhurlarından olan Tefsîru’l-Kurâni’l-Azîm isimli eserin Muhammed Ali Sâbûnî Hocaefendi tarafından yapılan muhtasarıdır.